Cilt mikrobiyotası, farklı miktarlarda ve çeşitlerde mikroorganizmalar ile doludur. Bu mikroorganizmaların dengesinin korunması cilt bariyeri için oldukça önemlidir. Cildin bariyer fonksiyonu bozulduğunda çeşitli cilt problemleri ortaya çıkar. Bu problemlerden birisi de dermatittir.
Blog
Güncel Blog Yazılarımız
Mevsim geçişleri ve hava durumu farklılıkları, hormonlarımızı ve dolayısıyla fiziksel/psikolojik sağlığımızı etkilediği gibi cildimizi de etkilemektedir. Bu sebeple cildin ihtiyaçları dönemsel olarak değişiklik gösterebilmektedir. Örneğin cildimize kışın iyi gelen bir ürün yazın etki göstermeyebilir ya da sonbaharda kullanılan bir ürün ilkbaharda cilt reaksiyonlarına sebebiyet verebilir.
Güneş koruyucu tercih ederken dikkat edilmesi gereken en önemli nokta, cilt tipine uygun yapıda ve içeriğe sahip ürünler kullanılmasıdır. Doğru ürün kullanılmadığı takdirde farklı cilt problemlerine yol açabilmektedir.
Deri yaşlanmasının içsel ve dışsal olmak üzere iki ana süreci vardır. İçsel yaşlanma genler tarafından kontrol edilir. Dışsal yaşlanmaya sigara, aşırı alkol kullanımı, yetersiz beslenme ve güneşe maruz kalma gibi birçok durumda çaba ile azaltılabilen dış faktörler neden olur.
Azelaik asit, arpa, çavdar ve buğdayda doğal olarak oluşan bir asittir.Bu bileşen cilt bakımında, özellikle hassas ve akneye eğilimli cilde sahip olanlar için önerilmektedir. Komedojenik skoru 1 olması, akneye eğilimli ciltler için önemli bir aktif içerik haline getirir.
Topikal C vitamini genellikle iyi tolere edilse de, tüm cilt ürünleri yan etki oluşturma potansiyeline sahiptir. Alerjik reaksiyon riskinizi değerlendirmek için her zaman bir yama testi yapmalısınız.
Aromaterapi bitkilerden elde edilen aromatik uçucu yağların mental ve fiziksel durumlar için kullanımına dayanan bir alternatif bir bütünsel terapidir. Uçucu yağlar; bariyeri güçlendirmede, cildi nemlendirmede, antibakteriyel etki sağlamada etkili olmasıyla bilinir. Bunun yanı sıra cilde direk uygulandığında toksik, tahriş edici veya alerjik reaksiyonlara neden olabilecek maddeler içerir. Bu noktada Aromaterapi preparatlarını bir uzman yönlendirmesinde ve kontrolünde kullanmak en doğrusu olacaktır.
Sodyum hyaluronat daha küçük bir moleküler boyuta sahiptir, bu da cilde daha iyi nüfuz edebileceği anlamına gelir. Bunun dışında ikisi de aynı faydaları sunar.Her ikisi de benzer faydalar sağlarken, moleküler ağırlıktaki bu farklılık, farklı etki mekanizmalarıyla sonuçlanır. Sodyum hyaluronat, cildin katmanlarında derinlemesine çalışır ve hyaluronik asidin daha büyük moleküler boyutu cildin yüzeyinde durur ve su kaybından korur. Her ikisi de kolajenin kırılmadan gerilmesini sağlayan artan su tutma yoluyla kolajeni destekler.Diğer bir fark, sodyum hyaluronat tuz formundaki olduğu için daha kararlıdırlar ve oksitlenme olasılıkları daha düşüktür
Son zamanlarda dermokozmetik konusuna olan ilginin artmasıyla birlikte günümüz iletişim araçları vasıtasıyla bilgi kirliliği de artmış bulunuyor. Yine dermokozmetiğin farklı satış noktaları, orijinal olmayan ürünler ve satış politikalarıyla dermokozmetiğe olan güveni sarsıyor. Biz eczacılar, bu alanda güvenilir danışmanlık ve doğru yönlendirme noktasının eczaneler olduğunun farkındayız. Bu bilinçle, bir eczacının dermokozmetik konusunda tam donamlı hale gelmesini hedefliyoruz. Cildin yapısı, aktif içerikler bu aktif içeriklerin ürünlerde bulundukları formlar, etiket okuryazarlığı ve doğru kullanım danışmanlığı verebilmek için fakültelerimizde aldığımız kozmetoloji eğitimini bu alana entegre ederek firmalar ve ürünlerle bütünsel bir bakış açısı kazandırmayı amaçlıyoruz.
Zaman içerisinde blog kısmımızda dermokozmetiğe dair aktif içerikleri ve güncel konuları bilimsel makalelere dayanarak ele alacağız.
Sevgiler,
Dermokozmetik Okulu Ekibi
